08/ 08/ 2020 Üst segment Türk Şarapları’ dan bir demet…

Vinİzmir grubu yönetici ve moderatörleri bir tanışma ve yemek toplantısı yapalım derken, iş giderek büyüdü. Merak ettiğimiz şarapları tadalım buluşmuşken dedik… Tadamadıklarını merak eder insan… Almaya cesaret edemediklerini de tadamaz… Verdiğiniz paranın karşılığını alacağınıza emin değilseniz, satın almaya da cesaret edemezsiniz tabi ki… Sürdürülebilir kalite, güvenilirlik imajı açısından markalar, henüz daha düşüp kalkma aşamasında olduğu için şu sıralar masrafları bölüşerek tatmak en güvenlisi heralde…

Büyük çoğunluğu hevesli ama eğitimsiz ve tecrübesiz olan tüketicilerin doğru ve yeterli geri bildiriminden, mecburen muaf olan üreticiler, talebe göre değil de, yüksek fiyatla talep oluşturma gibi bir gayret ve yarışa girince fiyatlar uçtu son zamanlarda. Açık arttırma gibi, 160-180- 250- 450 yok mu arttıran? İronik olarak, gerçek şarap tutkunu, düzenli şarap alan şarapsever kitlenin alım gücü düştükçe de fiyatlar tırmanıyor. Biz de bir bakalım dedik. Fiyatlardaki ‘ gelişme’ kalitedeki gelişmeyle paralel mi?

Tadımda 19 şarap yer aldı. Şarapları seçerken baktık ki, Türkiye’ deki satın alma gücü için fiyatları süper premium kategoride sayılabilecek şarapların çoğunluğu Bordo blendi ve/ veya monosepaj Bordo üzümleri. O zaman dedik ki en azından üzüm ve stil olarak da birbirine yakın şaraplar olsun tadımda. Tattıklarımız üst segmenttir, seçkide olmayanlar üst segment değildir diye bir iddiamız tabiki yok. Dediğim gibi, fiyat olarak süper Premium seviyede ve Bordo stilinde olan şaraplardan ulaşabildiklerimizi koyduk. Sayı da sınırlı olmalıydı doğal olarak, çünkü hemen hepsi fıçılı, konsantre, yüksek alkol, yüksek tanen, yüksek asitli olması beklenen şarapları peşpeşe tatmanın kolay olmayacağını ön görebiliyorduk.3 parti halinde gelişigüzel sıralanan şarapları kör olarak tattık. Her bir parti tadımın başlangıç saati önceden belirlendi ve o partide tadılacak şaraplar 1,5 saat önceden karafa alınıp, içim sıcaklığında (18-19 derece) bekletildiler… Güçlü şaraplar olduğu için seanslar yeteri kadar uzun tutuldu ve seans aralarında yarım saat dinlenme molaları verildi.

Tadım sırasına göre şaraplar;

Yusta Cab-Merlot 2017

Vinero Porta Caeli 2015

Corvus Corpus 2014

Urla Şarapçılık Tempus 2018

Arcadia A Blend 2016

Suvla Grand Rezerve Merlot 2017

Doluca Alçıtepe Kirte 2017

Chamlija Thracian 2017

Sevilen Vendage 2017

LA Meandros 2016

Chateau Kalpak 2015

Sevilen 900 Cab 2017

Chamlija Nevi Şahsına Münhasır 2017

Gülor XX 2014

Kocabağ Gravity 2017

Chamlija Django 2016

Büyülübağ Wild Fermented Cab Sauvignon 2016

Chamlija Thracian 2017

Suvla Rezerve Cabernet Sauvignon 2016

( Arcadia A Blend, LA Meandros ve Suvla Rez. Cab hatalı bulunarak oy birliği ile değerlendirme dışı bırakıldı)

Öncelikle genel bir değerlendirme yapmak istiyorum. Daha çok çaba, daha fazla özen ve deneyimin artışıyla orantılı olarak kalitede belirgin bir artış var bence… Geçmişten gelen Türk Şarapları tadım hafızam, kontrolsüz meşe kullanılan, uzun meşe maturasyonuna bağlı oksidasyon ve/ veya VA içeren, dengesiz yüksek alkollü ve tazelikten yoksun, aşırı reçelsi, pişmiş, daha doğmadan ölmüş şaraplarla dolu… Bu tadımda yer alan şaraplarda ise özellikle alkol dengesizliği oldukça azdı. Fıçı kullanımı genel olarak orantılı, tazelik yeterli ve genel olarak çok ciddi denge problemi yoktu diyebilirim. Yani vinifikasyon teknikleri olarak gelişme var diyebiliriz. Ancak meyva yoğunluğu ve buna bağlı uzunluk ve tanen olgunluğu çok daha iyi olmalı… Bitişi gerçekten uzun diyebileceğim birkaç şarap dışında, diğer şaraplar orta, orta üstü uzunluktaydılar. Bunun için de yine iyi şarap bağda yapılır deyişini bir kez daha hatırlayıp, öncelikli olarak fenolik olgunluğu, meyva kalitesini arttırıcı ( verim azaltma, sağlıklı asmalar, kanopi çalışmaları vb.) bağ uygulamalarına ağırlık vermeliyiz bence…

Gelelim öne çıkan şaraplara…

( Tamamen kendi kör tadım notlarıma göre)

Benim için tadılan şarapların en azından %50’ den fazlası iyi ve üstü ( çok iyi, olağanüstü) kalitedeydi. Fiyatları ile değerlendirildiğinde ise daha etkili çıkarımlar yapmak mümkün.

Suvla Grand Rezerve Merlot 2017 ve Sevilen Vendage 2017 Meyve yoğunluğu güçlü yapıları, üstün genel dengeleri ve uzun bitişleri ile bir adım daha öne çıktılar. Yeni dünya, ‘bold’ stilde, çok iyi yapılmış şaraplar… Sırasıyla 399 tl ve 130 tl…

Porta Caeli 2015… Kör tadımda matur yapısıyla dikkatimi çekti öncelikle. Olgun siyah meyvalar, kuru meyvalar, etkileyici bir meyan kökü notası, tütün, deri gibi bukelerle katmanlı. Damakta da matür ve entegre. Orta üstü uzunlukta ve hafifçe kuru bitişli. Tam pikte gibi duruyor.330 tl

Kocabağ Gravite 2017… Tadım serisine yanlışlıkla karışmış gibi bir şarap. Diğerlerinin aksine neredeyse fıçısız hali, taze, güçlü kırmızı meyva profili, zarif ve ağız sulandırıcı karakteri ile leziz ama aynı zamanda fit ve dengeli… 250 tl

Chateau Kalpak 2015… Bu şarap ta zarif yapısı ile öne çıktı diyebilirim. Şarap gelişmiş, katmanlı bir aromatik profile sahip. Yüksek asidi sayesinde de damakta zarif ve doğrusal. Sadece genel denge açısından biraz asidik tarafta kalıyor ve bu bitişteki tanenlerin daha sert algılanmasına yol açıyor.160 tl

Chamlija’ nın Django adlı şarabı ‘ultra’ süper premium fiyatı bu sene çok konuşuldu, konuşuluyor. Ekim 2019’ da yemekli bir tadımda tatmış çok güçlü yapısı ile aklımda kalmıştı. Geçen sürede gençlikten gelen meyvemsi dolgunluğu ‘baby fat’ gitmiş, şarap burunda, damakta ve bitişte aşırı bir meşe taneni baskısı altında ve genel dengesi distorsiyona uğramış. 950 tl. Diğer Chamlija şarapları Thracian 2017 ve Nevi Şahsına Münhasır 2017’ yi ise çok daha dengeli yapıları ile beğendim. Sırasıyla 265 tl ve 190 tl…

Yusta Cab-Merlot 2017… Burunda fıçıdan gelen ve biraz lakte ( sütlü koku) aromalar biraz önde. Damakta ortaüstü gövdeli, yeterli meyve konsantrasyonu ve yumuşaklığa sahip, ortaüstü bitişli bir şarap. (140 tl)

Gülor XX 2014 Burnunda hafifçe tozlu,nemli notalarla geçkinlik belirtileri göstermesine rağmen, konsantrasyon, entegrasyon ve genel denge açısından kaliteliydi. 200 tl

Urla Şarapçılık Tempus 2018… Burun biraz kapalı. İs, vanilya ve reçelsi siyah meyvalar, otsu baharatlar hissediliyor. Ortaüstü asitli, orta gövdeli ve bitişe tutunan olgun tanenleri ile dengeli bir şarap. ( 225 tl)

Corvus Corpus 2014 … Burunda yoğunluğu azalmış ancak matur ve katmanlı sayılabilir. Yüksek asit sayesinde damak tazeliğini korusa da meyva biraz düşmüş ve denge asidik tarafa doğru kaymış. ( 225 tl)

Büyülübağ Wild Fermented 2016 … Burun biraz kapalıydı. Ortaüstü asitli, güçlü ve hafifçe kuru tanenlere sahip. Orta bitişli bir şarap. ( 130 tl)

Sevilen 900 Cab 2017. Bu da daha önceden tadıp çok beğendiğim şaraplardan biri. Ancak tadımda burnu yoğunluğu düşük, kapalı, damakta da tannik olarak algıladım. Belki de dekantasyon fazla geldi ? (100 tl)

Alçıtepe Kirte 2017 hafifçe redüktif buldum ve detaylı değerlendirme yapmadım. Ancak daha önce tadıp beğendiğim bir şarap (252 tl)

Toplantı ve tadım 7 Bilgeler tesislerinde yapıldı. Bizlere her zamanki gibi büyük bir misapirverlik göstererek kapılarını açan Sevgili Bilge’ ye çok teşekkür ederiz. Herhangi bir polemiğe yol açmamak için 7 Bilgeler şaraplarını ayrı olarak değerlendirdik…

This Post Has 2 Comments

  1. Faik Çelik

    Öncelikle damağınıza, burnunuza, dilinize, boğazınıza ve kesenize sağlık. Benim gibi şarap içmeye geç başlamış, öğrenme sürecinde ama inatçı şarap dostları için çok yararlı bir bilgilendirme ve yönlendirme yazısı olmuş. Bu kör tadımda emeği geçen herkese teşekkür eder onların da tadım notlarını paylaşmalarını dilerim. Tattığınız şaraplardan ikisi hariç diğerlerini içme şansını bulmuştum ve sevinerek (hatta biraz da gururla) söyleyebilirim ki sizin gibi bir üstad ile benzer düşüncede, benzer hislere sahip olmaktan çok keyif aldım, kendime güvenim arttı adeta. Böyle notlar kolay yazılmıyor ama kolay okunuyor, bu nedenle birkaç kez okudum ve şarap hafızama kaydettim. Tekrar sağolun diyorum, Baccus ile dostlukla…

    1. wine-surgeon

      Çok teşekkürler Faik Bey…

Faik Çelik için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et